Miyom (Myoma Uteri) Nedir? Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri
Myoma uteri, yaygın olarak bilinen adıyla miyom, uterusun (rahim) düz kas tabakasından (myometrium) kaynaklanan iyi huylu (benign) tümörlerdir. Miyomlar, kadın üreme sisteminde en sık rastlanan tümörlerdir ve kanserli değildirler.
Üreme çağındaki kadınlarda görülme sıklığı oldukça yüksektir. Öyle ki, her dört veya beş kadından birinde miyom saptanabilir. Kırk yaşına doğru bu oran artış göstermektedir. Miyomlar, kadınlık hormonu olan östrojene duyarlı kitlelerdir. Bu nedenle, östrojen seviyelerinin yüksek olduğu gebelik döneminde büyüme eğilimi gösterebilirken, östrojen seviyelerinin düştüğü menopoz döneminde ise genellikle gerileme ve küçülme eğilimindedirler.
Miyom Belirtileri Nelerdir?
Miyomların semptom verip vermemesi; rahim içinde bulundukları bölgeye (lokalizasyon), boyutlarına ve sayılarına göre büyük değişiklik gösterir. Kimi zaman, özellikle küçük boyutlu olduklarında, hiçbir belirti (semptom) vermezler ve rutin jinekolojik muayeneler veya ultrasonografi sırasında tesadüfen saptanırlar (asemptomatik miyomlar).
Semptom verdiklerinde ise en sık karşılaşılan belirtiler şunlardır:
- Adet Düzensizlikleri: En yaygın belirti, adet kanamalarının miktarının artması (şiddetli ve pıhtılı kanama – menoraji) ve süresinin uzamasıdır. Bu durum, tedavi edilmediğinde kronik kansızlığa (anemi) yol açabilir. Bazen ara kanamalara da neden olabilirler.
- Ağrı: Adet dönemlerinde şiddetli sancı (dismenore), cinsel ilişki sırasında ağrı veya adet dışı dönemlerde kronik pelvik (kasık) ağrıya neden olabilirler.
- Bası Belirtileri: Miyomlar büyüdükçe, çevre organlara baskı yapabilirler. Mesaneye (idrar torbası) bası yaparak sık idrara çıkma veya idrar yapamama gibi şikayetlere; kalın bağırsağa (rektum) bası yaparak kabızlık veya dışkılama zorluğuna yol açabilirler.
- İnfertilite (Kısırlık) ve Düşükler: Özellikle rahim iç duvarına (endometrium) bası yapan veya rahim iç boşluğunda büyüyen (submüköz) miyomlar, embriyonun rahme tutunmasını zorlaştırabilir. Bazen de rahim ağzı kanalını veya tüplerin girişini tıkayıp spermlerin tüplere ulaşmasını önleyerek kısırlığa veya tekrarlayan düşüklere neden olabilirler.
- Karında şişlik ve büyüme hissi.
Miyomlar Ne Zaman Tedavi Edilmelidir?
Herhangi bir probleme veya şikayete yol açmayan, küçük boyutlu ve yavaş büyüyen miyomlar için bir tedaviye gerek yoktur. Bu miyomlar, hastanın yaşı ve durumuna göre belirlenen (genellikle 6 ay veya 1 yıllık) düzenli jinekolojik muayene ve ultrasonografi ile izlenmelidir.
Ancak, aşağıdaki durumlarda tedavi (medikal veya cerrahi) gündeme gelir:
- Hastanın yaşam kalitesini bozan aşırı adet kanamaları ve buna bağlı gelişen anemi (kansızlık).
- Şiddetli kasık ağrısı veya adet sancısı.
- Çevre organlara basıya bağlı idrar veya dışkılama problemleri.
- Kısırlığa veya tekrarlayan düşüklere neden olduğu düşünülüyorsa.
- Miyomlar hızlı büyüyorsa (özellikle menopoz sonrası dönemde büyüme şüpheli kabul edilir).
Miyom ve Kanser Riski (Sarkom)
Miyomların kötü huylu bir tümöre, yani kansere dönüşme riski son derece nadirdir (çok düşüktür). Bu kötü huylu forma sarkom (leiomyosarkom) denir ve miyomlarda bu dönüşümün görülme oranı yaklaşık %0.3 ila %0.7 (binde 3-7) arasındadır. Özellikle menopoz sonrası dönemde aniden ve hızlı büyüyen miyomlarda bu risk akılda tutulmalı ve mutlaka cerrahi olarak değerlendirilmelidir.
Tedavi kararı, miyomun yol açtığı semptomlara, hastanın yaşına ve gebelik isteğine göre kişiselleştirilir. Tedavi seçenekleri arasında ilaçla semptomların yönetilmesi (medikal tedavi) veya miyomun çıkarılması (myomektomi) ya da rahmin tamamen alınması (histerektomi) gibi cerrahi yöntemler bulunmaktadır.